1-7 Ocak Veremle Savaş Haftası… Verem olarak da bilinen tüberküloz oranları 2011’den bu yana yıllık olarak düşüyordu ve sağlık uzmanları, hastalığın yok olabileceğine dair umutluydu. Ancak Birleşik Krallık Sağlık Güvenliği Ajansı, vakaların Kovid-19 salgını sırasında artış gösterdiği ve o zamandan beri düşmediği konusunda uyardı.
DİDEM SEYMEN/İSTANBUL- Tüberküloz, antibiyotiklerle tedavi edilebiliyor ve hasta olan insanlarının çoğunun iyileşmesi bekleniyor. Ancak tedavi edilmediği takdirde enfeksiyon ciddileşebiliyor. Semptomları arasında kronik öksürük, ateş, titreme, iştahsızlık, kilo kaybı, yorgunluk ve kanlı öksürük sayılıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün 92 ülke ve bölgeyi kapsayan 2023 Küresel Tüberküloz Raporu’na göre, 2022’de 7.5 milyon kişiye tüberküloz tanısı kondu. Türkiye’deki son durumu da uzmanlara sorduk…
Gecikmiş tanılar artırdı
Türk Toraks Derneği Tüberküloz Çalışma Grubu Üyesi ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Aylin Babalık, Türkiye’de verem vakalarında artış görülmediğine dikkat çekerek “Pandemide korkudan doktora, hastaneye gitmeyen hastalar yeni yeni gelmeye başladı. Böyle olunca da hem gecikmiş tanılar hem de yeni tanılar rakamlarda artış varmış gibi bir duruma sebebiyet verse de aslında anormal bir durum söz konusu değil. Göçler de bu hastalıkların kontrolsüzce yayılmasına sebep olabiliyor. Bebeklikte verem aşısının yapılması da ilerleyen yaşlarda bizleri korur. Aşı önemlidir” dedi. İstanbul Florence Nightingale Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ergün Tozkoparan da şunları dedi:
Salgın yok
“Pandemi sonrası koruma önlemlerinin gevşemesi tüberküloz vakalarında bir miktar artışa neden olabilir. Dünyada ve ülkemizde tüberküloz vakalarının artışından sorumlu olabilecek bir diğer etken de global ölçekteki göçlerdir. Tüberkülozun sık görüldüğü toplumlardan ülkemize ve diğer ülkelere göçün artması da tüberküloz artışına neden olabilir. Hasta sayılarımızda bir miktar artış beklenebilir ancak salgın düzeyine geleceğini düşünmüyoruz.”